17 Oca PERVANELER
1892-1971 yılları arasında yaşayan
deneme ve hikayelerini Balkan savaşı ile Cumhuriyetin ilk yıllarında veren kadın yazarlarımızdan Müfide Ferit Tek döneminin de etkisi ile hikayelerinde bir fikir bir ideoloji bulunması gereğine inanarak okuyucuya çalışkan olmak, adalet istemek, hürriyetine sahip çıkmak, gelişimine önem vermek gibi konularda fikirler aktarmaya çalışmıştır.
Babasının görevi nedeniyle Bağdat, Trablus ve Paris gibi doğduğu ülkeden uzak yerlerde eğitimini tamamlayan daha sonra eşinin siyasal görüşleri nedeniyle çeşitli yerlerde sürgün yaşamak zorunda kalan Müfide Ferit, en önemli iki romanı olana Aydemir de milliyetçiliği, Pervanelerde ise eğitim sistemindeki çarpıklığı hedef almıştır.
Pervaneler Cumhuriyetin ilanından hemen sonra basılmış bir roman olup, silah ile yapılan mücadelenin bitip esas mücadelenin eğitim kurumları aracılığıyla bilgi yapılacağı düşüncesini benimseyen aydın bir grubun sesidir esasında. Osmanlı ve özellikle son döneminde kaybedilen ‘kültürel kimlik’ meselesi romanda abi Burhan Ahmet bey ve kız kardeşi Leman arasında ki kültürel kimlik bunalımı ile kopuş ve sonrasında hüsranla biten iki evlilik konu alınarak anlatılmış. Abinin kız kardeşi için istemediği bir hayatı yaşıyor olması ironik olsa da her iki kardeşin sonu ebedi pişmanlık olarak nihayetlenmektedir.
Kitabın ve Leman’ın arkadaşı Nesime’nin son cümleleri şöyle dir.
……
Nesime, kalbini dolduran bütün umutların eridiğini duydu. Onu uçurup götüren, bütün hülyaların kanatları kırıldı… ve oraya, beyaz yastığın üstüne yaralı bir pervane gibi düştü…
Farklı bir dönemde ve farklı aile yapıları ve kültürel sistemle yetişmiş gençlerin hikayesini anlatmasına rağmen ben Pervaneleri okuduğumda özündeki kendin gibi olmamak, mış gibi yapmak anafikir olmak üzere günümüz gençlerinden de esinler buldum bakalım sizler okurken neler hissedeceksiniz.
İyi okumalar,
Yorum Yapılmamış