16 Ara TARİH 14 Temmuz 1099-4859-492 YER KUDÜS
Paulo Coelho hayranı olarak Can Yayınlarından çıkan son kitabı:
Akra’da Bulunan Elyazması’nı hemen aldım. Fakat ne yalan söyliyeyim biraz hayal kırıklığı oldu hele de Elif’ten sonra…
Kitap 1945 yılında Mısır’da bulunan günümüzde apokrif metinler olarak anılan ve Mısır da Kahire müzesinde sergilenen papirüsler hakkında. Bir kısım papirüsler ise karaborsaya düşerek veya Mısır hükümetinin izniyle İngiltere deki koleksiyoncular eliyle yazarımıza kadar ulaşır.
Üç dinin bir arada yaşadığı Kudüs şehrinin işgalinden bir gün önce Hıristiyanlarca 14 Temmuz 1099, Yahudilerce 4859, Müslümanlarca 492 senesinde bir Kıpti’nin tarihe mal olacak sözlerini anlatır.
Şehri terk etmekle savunmak arasında karasız kalan insanlara yarının neler getirecğinin bilinmeyeceğini ama gelecek nesillere kendileri yok olsa bile Kudüs yaşamını anlatarak miras bırakabileceklerini anlatmaktadır.
Kitapta Kıpti’nin konuşmasından en beğendim bölümü de burada sizlere aktarmak istiyorum ki bir fikir versin.
‘’Sadece pes edenler mağlup olur, diğer herkes galiptir. Gün gelecek zor dönemler, dinlemek isteyenlere gururla anlatılan öykülerden ibaret hale gelecek ve herkes anlatılanları saygıyla dinleyip üç önemli şey öğrenecek:
Bekleyip doğru anda harekete geçebilmek için gerekli sabra sahip olmak.
Bir sonraki fırsatı elden kaçırmayacak kadar bilge olmak.
Ve yara izleriyle gurur duymak.
Yara izleri ete dağlanmış birer damgadan farksızdır ve düşmanları dehşete düşürür; çünkü karşılarındaki insanın savaşta çok tecrübeli olduğunu gösterir. Böylece sıklıkla mücadeleden kaçıp giyalog kurmayı tercih ederler. Yara izi, yarayı açan kılıçtan daha etkilidir.’’
* İyi okumalar, en önemlisi sonrasında iyi düşünmeler.*
Yorum Yapılmamış